11345defa izlendi
Nureddin Yıldız Hocamız tarafından 4 Aralık 2011 Pazar günü yapılan Hayat Rehberi Sohbetidir.
AÇIKLAMA
- Allah’ın herkesi farklı bir kabiliyette yaratması bir hikmete binaendir. Bu ise bir eksiklik değil zenginliktir. Farklılıklar bir bütün oluşturur. Bu sebeple mü’minler birbirinin imkân, kabiliyet ve özelliklerinden faydalanıp eksik noktaları tamamlayarak dini ayağa kaldıracaktır.
- Kul Allah’ın verdiği “İlim, Tebessüm, İyilik ve Moral” gibi kabiliyetlerini kapasitesi ölçüsünde dini için kullanan herkese, Resûlullah aleyhisselam cennetin kapılarını müjdelemiştir.
- İman ettikten sonra hiçbir mü’min hakkında kötü düşünmemek, kalbinde milyonlarca mü’minin sevgisini barındırabilmek, mü’minlerin bölünmüşlüğünü ve parçalanmışlığını kalbinde bitirip “Biz” diyebilmek bir kabiliyettir.
- Din farklı kabiliyetteki insanların kapasitelerini kullanmalarıyla ayağa kalkar. Sadece âlim ya da talebe olanların değil âlimin yemeğini pişiren, talebenin kalemini ve defterini getiren, dine hizmet etmeye çalışanlara hizmet eden de dinine hizmet edip cennet yolunda adım atmaktadır.
- Kuldan beklenen; Allah’ın kullarına verdiği yeteneği, verdiği kapasite ölçüsünde yine Allah’ın istediği doğrultuda kullanmaktır. Önemli olan; ne yapıldığı değil yapılanın Allah’ın istediği gibi yapılıp yapılmadığıdır.
- Herkesin muhakkak bir kabiliyeti vardır. Allah yarattığı her kulunu ona verdiği yetenekle bir boşluğu doldurmak üzere yaratmıştır. Kul da ona verilen yeteneği keşfederek Resûlullah aleyhisselamın gösterdiği yön doğrultusunda kullanmak zorundadır.
- Allah’ın verdiği bunca nimetlere karşı kişinin kendisinin kabiliyetsiz olduğunu düşünmesi Yahudilerin köleliği içine sindirdikleri gibi bir hastalıktır. Mü’min bunu asla kabul etmez. Mü’minin muhakkak Allah’ın dini için yapabileceği en az bir hizmet vardır.
304) Yarından Haberler
53:38 8481 Hayata Bakış57) Şikayetim Sanadır Rabbim
00:47:57 5488Nureddin Yıldız Hocamız tarafından 23 Kasım 2008 Pazar günü yapılan […]
Hayata Bakış