26316defa izlendi
Nureddin Yıldız Hocamız tarafından 28 Ekim 2007 Pazar günü yapılan Hayat Rehberi Sohbetidir.
AÇIKLAMA
- Kur’an lafzıyla mucizedir. Ayetleri kıyamete kadar bakî kalacaktır. İsra ve Miraç olaylarının anlatıldığı ayetler Asr-ı Saadet Dönemi’nin bitmesiyle hükmü ortadan kalkmış değildir. Miraç hediyesi olan namazla üç yüz altmış beş gün bu ayetler canlılığını korumaya devam etmektedir ve kıyamete kadar da korunacaktır.
- Peygamber sallallahu aleyhi ve selemin hayatında olan önemli olayları bir gece ile anarak törenleştirmek; evrensel ve hayat düsturu olacak olayları Hıristiyanların yaptığı gibi daraltmak ve vicdan rahatlatmaktır. İslam’ı yaşamak her olayın özünü kavramak, ders çıkarmak ve hayata yansıtmakla mümkündür.
- Miraç ile gelen namaz bu Ümmet’in hem bir tesellisi hem de bir gücü kuvvetidir. Namazlarda miraca çıkıldığı hissedilen bir şuurla kulluk yapılmalıdır. Ne zaman ki kul darlık ve sıkıntılar içerisinde imtihan edildiği gariplik dönemleri geçirir de sadece Rabbi’ne güvenip dayanırsa mutlaka Allah kuluna teselli olacak bir miraç nasip edecektir.
- İsra bir devir teslim törenidir. Din kemale ermiş, İslam tek din kabul edilmiştir. Bu nedenle Kudüs basit bir toprak parçası değildir. Kudüs davasına sahip çıkmamak İslam davasını yanlış anlamaktır. Bu dava asla Filistin ile İsrail arasındaki bir savaş olarak görülüp basite indirgenemez. Kudüs; İslam’ın izzet ve namusudur.
- “Miraç ile İsra Mucizesi” akla uygun hale getirilmeye çalışılamaz. İman davası ikna etme üzerine bina edilemez. Zira iman etmeyene hiçbir mucize etki etmez. İman akıl değil teslimiyet işidir.